
Bu kısa yazıda, oğluna lehine tahtan çekilen ama gelişen lüzum üzerine II. Murad‘ın Tekrar tahta Çıkışı kaba hatlarıyla özetlenmiştir.
İkinci Murad’ın Tekrar Tahta Çıkışı
Tuna’nın Güney sahilleri boyunca Karadeniz’e doğru ilerleyen Haçlılar, güneydoğuya doğru kıvrılarak Deliorman’a girdiler. Bu sıralarda haçlı donanması da Çanakkale Boğaz’ı açıklarındaydı. Şumnu’dan Doğu’ya, Varna’ya doğru yol aldılar. Geçtikleri yerlerde şehirleri, kasabaları, köyleri yaktılar ve büyük zulümler yaptılar.
Bunun üzerine Osmanlı Vezirleri bir araya gelip, ordunun başında tecrübesi olan padişah II. Murad’ın bulunmasını, tekrar tahta oturması gerektiğini ısrarla belirttiler. Edirne’de toplanan saltanat şurası tek çarenin Sultan Murat’ı davet olduğuna ittifakla karar verdi. Karar’ı Vezir’i Azam Halil Paşa şu sözlerle Sultan II. Mehmet’e bildirdi. “Düşmana cevab-ı mukavemet imkanı yok. Meğer baban Sultan yerine gelmekle mümkün ola. Beylerin dahi ittifakı bunun üzerinedir, Maslahat bunu görürler. Düşmana karşı anları gönderesiz, siz safanızda olasız. Bu vaka def’olduktan sonra, yine saltanat sizindir.” dedi.
Sultan Murad tahta davet teklifine “Oğlumuz Mehmet Han’a padişahlık lazım ise din-ü devleti siyanet etsin.” cevabını verdi.
Geçirilecek vakit yoktu. Sultan Murad tecrübeli bir padişah, büyük bir kumandandı. Ordunun başına geçmesi, memleketi Haçlı tehlikesinden kurtarması lazımdı. On dört yaşında hükümdar olduktan sonra, Haçlıların karşısına babasının tecrübeli kılıcını seferber etmenin lüzumunu idrak eden Sultan II. Mehmed, babasına bir mektup gönderdi. Mektubun mahiyeti bir kılıç kadar keskindi: “Baba! Ya sen Padişahsın ya ben! Sen Padişahsan şu tehlikeli anda milletin, seni ordunun başına çağırıyor gel; Ben Padişah isem sana emrediyorum; Saltanat kendisine ait ise düşmanı karşılamak farzdır; yok eğer bize ait ise emrimize itaat şarttır.” Sultan Murad, bu ferman karşısında hemen Edirne’ye hareket ederek yüz binden fazla askerin başına geçti ve Varna meydan savaşını kazandı. İkinci Murad’ı zafer için tebrik edenlere “Biz, Padişahımız Efendimiz Sultan Mehmed Han-ı Sani hazretlerine hizmet eyledik. Bu zafer oğlumuz Mehmet Han’ındır. Biz onun emrinde bir serdarından başka bir şey değildik.” cevabını verdi.
İkinci Murad’ın Tekrar Tahta Çıkışı ertesinde tekrar padişah olan Sultan II. Mehmed 29 Mayıs 1453 tarihinde İstanbul’u feth eyledi…